Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), özellikle çocuklar arasında yaygın bir durum olarak bilinir. Son yıllarda, DEHB tanısı koyabilmek için geliştirilen hızlı testler, ebeveynler ve eğitimciler arasında rağbet görmeye başlamıştır. Bunlardan biri, sadece altı sorudan oluşan ve birkaç dakika içinde sonuç veren bir testtir. Ancak bu tür bir testin güvenilirliği üzerine birçok tartışma yapılmaktadır. DEHB tanısı konulabilmesi için gereken karmaşık değerlendirmelerin göz ardı edilip edilmediği ise en büyük soru işareti olarak karşımıza çıkıyor.
DEHB, bireylerin dikkatlerini sürdürme ve kontrol etme yeteneğini etkileyen bir nörogelişimsel bozukluktur. Tanı kriterleri, Amerikan Psikiyatri Derneği’nin DSM-5 (Mental Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı) kılavuzunda belirlenmiştir. DEHB'nin başlıca belirtileri arasında dikkatsizlik, aşırı hareketlilik ve dürtüsellik bulunmaktadır. Bu durum, bireylerin akademik ve sosyal yaşamlarında çeşitli zorluklara yol açabilir.
Belirtiler genellikle erken çocukluk döneminde ortaya çıkar fakat tanı çoğunlukla okul çağında konulur. Dikkat eksikliği yaşayan bireyler, basit görevlerde bile sık sık hata yapabilir, yönergeleri takip etmekte zorlanabilir ve unutkanlık yaşayabilirler. Hiperaktif bireyler, yerinde duramama, sürekli hareket halindeyken bile oturdukları yerde çırpınma gibi davranışlar sergileyebilirler. Dürtüsel davranışlar ise, düşünmeden hareket etme, riskli durumlara girme veya başkalarının kişisel alanlarını ihlal etme şeklinde kendini gösterebilir.
Son yıllarda, DEHB’nin tanısında kullanılmak üzere geliştirilen 6 soruluk test, ebeveynler ve öğretmenler tarafından sıkça başvurulan bir yöntem haline gelmiştir. Bu test, genellikle bireyin dikkat gücü ve davranışsal özellikleri hakkında hızlı bir değerlendirme yapmayı amaçlamaktadır. Ancak bu hızlı testin sağladığı kolaylık bazı uzmanlar tarafından eleştirilmektedir. Test, sadece birkaç dakika içinde tamamlanabilirken, DEHB gibi karmaşık bir bozukluk için geçerli ve güvenilir bir tanı koymak için yeterli olmamaktadır.
Eleştirmenler, bu tür hızlı değerlendirmelerin, bireyin durumunu kapsamlı bir şekilde analiz etmeden yüzeysel bir fikir sunduğunu belirtmektedir. DEHB'nin tanısında, subjektif değerlendirmeler ve çeşitli çevresel faktörlerin de devreye girdiği bilinmektedir. Örneğin, sınıf ortamında sergilenen davranışlar ya da aile içi dinamikler, bir çocuğun dikkat eksikliği belirtilerinin nasıl değerlendirileceğini etkileyebilir. Bu durum, altı soruluk hızlı bir test ile sağlıklı bir tanı koymanın zorluğunu ortaya koymaktadır.
DEHB’nin tanısı için genellikle psikologlar veya pediatri uzmanları tarafından yapılan ayrıntılı değerlendirmeler, gözlemler ve çeşitli testler gereklidir. Bu bağlamda, sadece birkaç soruyla içgörüler elde etmek oldukça yanıltıcı olabilir. DEHB tanısında göz önünde bulundurulması gereken diğer faktörler arasında, çocuğun yaşı, daha önceki gelişimsel aşamaları, aile içindeki davranış kalıpları ve çevresel etmenler yer alır.
Ayrıca, bu tür hızlı testlerin yaygınlaşması, yanlış tanıların yayılmasına da zemin hazırlayabilir. Yanlış bir şekilde DEHB tanısı konan bireyler, gereksiz yere tedavi süreçlerine sokulabilir, bu da hem mali yük hem de psikolojik etki yaratabilir. Dolayısıyla, bu tür testleri uygularken dikkatli olunması gerektiği fazlasıyla açıktır.
DEHB, küçük yaşlardaki bireylerde tedavi edilebilme potansiyeline sahip bir durumdur. Ancak bu potansiyelin açığa çıkabilmesi için doğru tanı ve değerlendirme süreçlerinin uygulanması hayati önem taşır. O nedenle, ebeveynlerin ve eğitimcilerin, hızlı testlere kesin bir yargı aracı olarak güvenmekten ziyade, uzman sağlık personelinin görüşlerini alarak hareket etmeleri önerilmektedir.
Sonuç olarak, DEHB tanısında kullanılan 6 soruluk testler, pratiklik sağlasa da eleştirilere tabi tutulmaktadır. Bu tür basit değerlendirmeler, karmaşık bir durumu tam anlamıyla kavramaktan uzaktır. Daha ileri düzey bir değerlendirme için uzman görüşü ve kapsamlı bir inceleme süreci gerçekleştirilmesi önemlidir. Sağlığımız ve sevdiklerimizin sağlığı konusunda atılacak her adımda dikkatli olunmalı, sağlıklı bilgiye ulaşım yolları tercih edilmelidir.